Atatürk, Güneydoğu kalkınmasında; kalıcı yatırım, adaletli paylaşım ve halka şefkat eli uzatılmasını esas almıştır. Atatürk’ün, zor şartlar altında yaptığı yollar, köprüler, eğitim kurumları, sanayi tesisleri bölgenin kalkınmasını sağlamıştır. Fırsat eşitliğine çok önem veren Atatürk, 1931’de Malatya’da fırsat eşitliği hakkında şöyle demiştir: “İstanbul’da ne medeniyet varsa, Ankara’ya da ne medeniyet getirmeye çalışıyorsak, İzmir’i nasıl mamur kılıyorsak yurdumuzun her tarafını aynı medeniyete kavuşturalım istiyorum. Ve bunu çok ama çok yapmak istiyorum.” Atatürk’ün vefatından sonra, İsmet İnönü ve Adnan Menderes’te Atatürk’ün ortaya koyduğu Güneydoğu kalkınmasını esas alarak icraatlar yapmışlardır.
Adnan Menderes, Demokrat Partiyi kurup iktidar olunca, Atatürk’ün temelini oluşturduğu projeleri icraata geçirir. İsmet İnönü, 14 Mayıs 1950 seçimlerden sonra, iktidarı Adnan Menderes’e devir ederken, İsmet İnönü, özellikle Doğu’da başlattıkları eğitim kalkınmasını hatırlatır. İnönü, Bayar'a, Tunceli ilinin, eğitim yönünden Türkiye ortalamasının üstünde olduğunu da belirtir. Ayrıca, Erzurum’da bir üniversite kurulması için çalışmaların yapıldığını İsmet İnönü bizzat Adnan Menderes'e ifade eder. Yatılı bölge okullarının temelini de CHP atar. Yani Atatürk’ün başlattığı Güneydoğu kalkınma hamlesi İsmet İnönü ile Adnan Menderes tarafından devam ettirilmiştir.